Malatya, 25 Ekim 2023 tarihinde saat 14:42 sularında 3,9 büyüklüğünde bir depremin merkez üssü oldu. Kandilli Rasathanesi ve Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından anında duyurulan bu deprem, bölgedeki halkta büyük bir endişeye yol açtı. Bu tür sismik olaylar, Malatya'nın aktif fay hatları üzerinde yer alması nedeniyle sıkça görülmekte, ancak her biri kendi içinde farklı sonuçlar ve etkiler doğurmakta.
Bu deprem, Malatya'nın Yeşilyurt ilçesi yakınlarında 7 km derinlikte gerçekleşti. Yerel saat ile 14:42'de meydana gelen deprem, çevre ilçelerde de hissedildi. Özellikle Malatya’nın merkezindeki binalarda yaşayan vatandaşlar sarsıntıyı hissetti. İlk belirlemelere göre, can ve mal kaybı yaşanmadan deprem sona erdi. Ancak, her deprem sonrası oluşan psikolojik etkiler ve olumsuz hava durumu, halkta huzursuzluğa yol açtı. Yerel yönetimler ve AFAD, depremin hemen ardından yürüttükleri değerlendirme çalışmalarıyla, can ve mal kaybını minimize etmek için bölgedeki durum gözlemlendi.
Malatya Belediye Başkanı ve AFAD yetkilileri, depremin ardından medyaya ve halka güven verici açıklamalarda bulundular. Yapılan açıklamalarda, "Bölgemiz sıklıkla depremlere maruz kalmaktadır ancak son sarsıntı ciddi bir hasara neden olmamıştır. Ekiplerimiz saha taraması yapıyor, ihtiyaç duyulabilecek destekler için tüm hazırlıklarımız devam ediyor." ifadeleri kullanıldı. Uzmanlar, Malatya'nın zemin yapısının ve yapı kalitesinin depremler karşısında belirleyici faktör olduğunu belirtiyorlar. Bu duruma vurgu yapan uzmanlar, "Sağlam yapılar her zaman daha az etkilenir. Vatandaşlarımızın bu konuda duyarlı olmaları ve yapılarını kontrol ettirmeleri önemlidir," şeklinde açıklamalar yaparak bilinçli olunması gerektiğinin altını çizdiler.
Malatya'daki bu son deprem, ne yazık ki, geçmişte yaşanılan bazı olumsuz depremlerle halkın hafızasında yer etmiştir. Türkiye genelinde özellikle son yıllarda meydana gelen depremler, iklim değişikliğinin, altyapı eksikliklerinin ve insan faktörünün etkileriyle birlikte halk sağlığı ve güvenliği açısından büyük bir risk teşkil etmektedir. Bu nedenle ilgili yönetimlerin daha fazla yatırım yaparak, hem mevcut yapıların dayanıklılığını artırmaları hem de yeni inşa edilecek binalar için hakkında bilgi ve eğitim vermeleri zorunlidir.
Sonuç olarak, 3,9 büyüklüğündeki deprem Malatya'da yaşamı bir an olsun etkileyen önemli bir olay olarak kayıtlara geçti. Ancak, bu tür olayların altındaki sismik gerçeklerin ve hazırlıkların bilinçli bir şekilde ele alınması, ilerleyen dönemlerde benzer durumlarla başa çıkılabilirliğin arttırılması adına büyük önem taşıyor. Vatandaşların bu süreçte dikkatli olmaları, güvenli alanlarda yaşamayı tercih etmeleri ve devletten gelecek güncel bilgilendirmeleri takip etmeleri büyük önem taşırken, yerel yönetimlerin de bu konuda attığı adımlar hepimizi etkileyen bir pozisyonda. Deprem gerçeğiyle yaşamak, hazırlıklılıkla mümkün olacaktır.