Son yıllarda yaşanan depremler, toplumda derin yaralar açarken, bireylerin ruh sağlığı üzerinde de olumsuz etkilere neden olmaktadır. Deprem sonrası yaşanan kaygı, korku ve belirsizlik hissi, birçok insan için günlük yaşamı zorlaştıran unsurlar haline gelmiştir. Uzmanlar, bu tür doğal afetlerin ardından ruh sağlığının korunması gerektiğine dikkat çekiyorlar. Peki, depremin ruh sağlığı üzerine etkileri nelerdir ve bu süreçte bireyler neler yapabilir? İşte uzman bir psikologdan alınan 7 değerli öneri.
Depremler, insanların psikolojik olarak sarsılmasına neden olabilen travmatik olaylardır. Yapılan araştırmalar, depreme maruz kalan bireylerin %30'unun çeşitli ruhsal sıkıntılar yaşadığını göstermektedir. Bu sıkıntılar arasında anksiyete, depresyon, uyku bozuklukları ve post-travmatik stres bozukluğu (PTSD) gibi durumlar yer almaktadır. Depremin yarattığı travmanın başlıca sebepleri arasında, hayatın kaybı, evin yıkılması, mal kaybı ve toplumsal dayanışmanın azalması yer almaktadır. Bu tür kaygılar, deprem sonrası insanları zihin sağlığı açısından olumsuz etkileyebilir.
Uzman psikolog Dr. Ayşe Yıldırım, depremin ruh sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri ile başa çıkmak için 7 değerli öneride bulunuyor:
Özellikle deprem gibi doğal afetlerin ardından ruh sağlığımızı korumak, hem bireysel hem de toplumsal olarak büyük önem taşımaktadır. Uzmanların önerileri doğrultusunda, psikolojik olarak daha sağlıklı bir duruma ulaşmak mümkündür. Bu bağlamda, çevremizdeki insanlarla olan iletişimimizi güçlendirmek, kendimize zaman ayırmak ve sağlıklı alışkanlıklar geliştirmek, bu zor dönemi atlatmamıza katkıda bulunabilir.
Hayatımızda ani ve beklenmedik değişiklikler her zaman yaşanabilir. Ancak önemli olan, bu durumlarla nasıl başa çıktığımızdır. Deprem sonrası ruh sağlığınıza gereken önemi vermek, sadece kendiniz için değil, bulunduğunuz topluma da fayda sağlayacaktır. Unutmayın, sağlıklı bir zihin sağlıklı bir yaşamın anahtarıdır.